“Orgazm nasıl oluşur?” cinsel yaşamla ilgili cevabı en çok merak edilen sorulardan biridir. Orgazmdan önce dakikalarca süren haz dönemi vardır. Bu süreçte çoğunlukla vajinada veya rahimde hissedilebilen istemsiz ve zevk veren kasılmalarla aniden ortaya çıkar. Bazen de kasılmalar olmadan orgazm gerçekleşir. Orgazm esnasında karın, bacaklar, kollar ve sırt gibi vücudun değişik bölgelerinde istemsiz kasılmalar, spazmlar görülebilir. Orgazm anında kadınlarda da erkeklerdeki gibi vajinayı iyice kayganlaştıran sıvılar görülebilir. Orgazmanında yaşanan kasılmaların, spermin vajinadan rahim ağzına yönlenmesini kolaylaştırıp hızlandırdığı düşünülmektedir.
Partnerle yaşanan duygusal sorunlardan, cinselliğin yaşandığı ortama ve koşullara; fiziksel-psikiyatrik rahatsızlıklardan ve bu sebeple kullanılan ilaçlara kadar birçok etken orgazmı etkilemektedir. Bunlara kısaca bakacak olursak;
- Geleneksel kadın cinsel rolünün dışına çıkamamak; edilgenlik, itaatkarlık, kontrollü olmak, cinselliğin partnere karşı sorumluluk olarak görülmesi gibi motivasyonlar, orgazm bozukluğuna yol açabilmektedir. Cinsel anatomi hakkında eksik ya da yanlış bilgilenme ve cinsel mitlere inanma da kadında orgazm olmayı olumsuz yönde etkilemektedir.
- Kadının, partnerle ilişkisindeki çelişkili duyguları, bağlanma korkusu, bağımsızlığını yitirme korkusu, partnere yönelik kırgınlık ve kızgınlığı gibi olumsuz duyguları da orgazm olmasını etkileyen faktörler arasındadır.
- Yapılan araştırmalar; orgazm zorluğu olan kadınların çocukluklarında babalarıyla daha az tatmin edici ilişkileri olduğunu ortaya çıkmıştır. Bozuk aile ilişkileri olan, duygusal yakınlık ve nitelikli iletişim kuramayan, ihmalkar ve ilgisiz babaları olan kadınlarda daha sık orgazm bozukluğu görülmektedir.
- Diğer yandan, olumsuz bir baba-kız ilişkisi olmasa da; çocukluk döneminde babaya duyulan bilinçdışı arzuların yarattığı çatışmanın çözümlenememesi, yetişkinlik döneminde partnerle kurulan ilişkide yeniden canlanabilir. Bu durumda; cinsellikten zevk almak kadında suçluluk duygularına yol açacağı için orgazm bozukluğu ortaya çıkabilmektedir.
- Kadının orgazm olamama kaygısını yoğun yaşaması da orgazm bozukluğu nedenlerinden biridir. Kadın yeterli uyarıya rağmen, yoğun endişe nedeniyle orgazm evresine ulaşamayabilir.
- Çeşitli sebeplerden dolayı eşcinsel arzularını bastırıp, bir erkekle birlikte olmaya çalışan kadınlarda da uyarılma ve orgazm sorunları ortaya çıkabilmektedir.
- Cinsel zevk almakla ilgili bilinçdışı suçluluk duyguları olan, kontrolünü yitirme korkusuna sahip olan kişilerde cinselliğin birçok aşaması etkilenebileceği gibi orgazm olmada da güçlükler meydana gelebilmektedir.
- Bazı ağır kişilik bozukluklarında da; sıklıkla çeşitli cinsel işlev bozuklukları görülebileceği gibi, orgazm olamama da bu sorunlardan biridir. Ancak bu kişilerde, bazen kısa süreli cinsel terapi yararlı olmayabilir ve daha uzun süreli bireysel terapiler gerekebilmektedir.
- Diğer yandan; fiziksel ya da psikiyatrik bir hastalık veya bu durumla ilgili kullanılan ilaçlar orgazm olmada zorluğa neden olabilmektedir. Depresyon ve anksiyete bozuklukları gibi, zevk almayı azaltan psikiyatrik hastalıklarda ve antidepresan ya da antipsikotik gibi ilaç kullanımında orgazm evresinde sorun beklenebilir. Klitoral uyarının yeterince yapılamadığı fiziksel hastalıklar ve yapısal bozukluklarda da cinsel haz alma ve orgazm etkilenmektedir.
- Uyarılma azlığı nedenlerinden biri de; partnerde erken boşalmanın olmasıdır. Erken boşalması olan erkeklerin ön sevişmeyi kısa tutmaları nedeniyle kadının uyarılması ve orgazm olması güçleşmektedir.
ÖNSEVİŞME UYARILMA İÇİN GEREKLİ
Orgazmın gerçekleşmesi için ön sevişmenin kaliteli ve süre olarak yeterli olması gerekiyor. Önsevişmenin etkileri hem fiziksel hem de duygusal. Kadınların orgazm getirecek uyarı seviyelerine ulaşmaları erkeklerden daha uzun sürdüğünden, ön sevişme öncelikle kadınlara uyarılma için gereken zaman veriyor. Ön sevişme partnerler arasında yakınlık kurulmasına, iletişimin güçlendirilmesine, sevgi ve ilginin belirtilmesine yardımcı olarak kadın cinsel cevabını olumlu etkiliyor. Kısacası, önsevişme kadınları zihnen ve bedenen cinselliğe hazırlıyor. Yeterli zihinsel ve fiziksel uyarılma sonucunda orgazm daha kolay ve hızlı gerçekleşiyor.
PSİKOLOJİK NEDENLERİ:
- Kişiyle ilgili aşırı strese neden olan ve cinsel istek kaybolmasına yol açan bazı yanlış anlaşılmalar, partnerle ilgili sorunlar ve eş ile çatışmalar anorgazmiye neden olabilir.
- Eşle ilgili duygusal sorunlar; ilgisizlik ve değer görmeme ya da artık kadının eşinden hoşlanmıyor oluşu, ona duyulan öfke gibi sebepler cinsel isteğin azalmasına ve anorgazminin ortaya çıkmasına neden olabilir.
- Eşle cinsel ihtiyaçlar konusunda iletişim eksikliği cinsel ilgiyi azaltabilir, bu da anorgazmiye neden olur.
- Cinsel yaşamda cehalet, cinsellik hakkında doğru bilgilerden yoksun olma da cinsellikle ilgili birçok soruna yol açtığı gibi, orgazmı yaşayamamanın da en önemli sebeplerindendir.
- Depresyon, cinsel istek eksikliğine yol açan birincil neden olup, bu da anorgazmiye neden olur.
- Stres ve kaygı odaklı bir yaşantıya sahip olanlar, isteksizlik ve orgamz sorunu yaşarlar.
- Cinsellikle ilgili travmatik bir anı, erken yaşlarda cinsellikle ilgili yanlış koşullanmalar , isteksizliğe ve anorgazmiye yol açar.
- Kadının kendi bedeniyle ilgili hoşnutsuzluğu, özdeğer , özgüven sorunları da rastlanan sebeplerdendir.
- Eşiyle birlikte olduğunda dahi geleneksel değerleri, dini duyguları ihlal ettiği anlayışı…
- Partnerin cinsel sorunları, mesela erken boşalma sorunu yaşıyor olması…
Tedavi
Orgazm bozukluğunun tedavisinde; öncelikle bu soruna neden olan etken bulunarak, buna yönelik tedavi planlanmalıdır. Eğer orgazm bozukluğu organik ya da psikiyatrik sorunlara bağlı olarak gelişmişse ilk önce buna yönelik bir tedavi uygulanmalıdır. Diğer yandan; partner ilişkisindeki problemlere bağlı olarak ortaya çıkmışsa da öncelikli olarak çift terapisi uygulanmalı, ardından cinsel terapi uygulanmalıdır.
Orgazm bozukluğu; cinselliğin diğer evrelerinde yaşanan sorunlara bağlı olarak da görülebilmektedir. Böyle bir durumda, sorunun ortaya çıktığı evreye özgü tedavi planlanmalı, orgazm sorunu diğer tedaviler sonrasında değerlendirilmelidir.
Uyarılma azlığı ve yeterli klitoral uyarılmanın olmadığı durumlarda uygun egzersizlerle sorun aşılmaya çalışılır. Partnerde erken boşalma varsa buna yönelik tedavi yapılır. Orgazm bozukluğunun cinsel terapisinde çeşitli eğitim ve egzersizlerle, öncelikli olarak kadının yalnız başına; ardından da partneriyle cinsel birleşme esnasında orgazm olması planlanır.